Feeds:
Yazılar
Yorumlar

Kelimeler

Kalbimde kopan fırtınalarla birlikte dilime dolanan fakat bir türlü yanyana getiripte kağıda dökemediğim kelimelerim var. Cümle halini alıpta bir nebze olsun duygularımı, ruh halimi anlatabilecekken kafamın içinde dönüp dolanıp çıkış yolu bulamayınca tekrar kalbe dönüp unutulup giden kelimelerim. Kayboluyorlar anlatacakları onca şey olmasına rağmen. Yitip gidiyorlar, bıkkın ve yanlız yüreğime su serpebilecek kimseyi ulaştırmadan bana. Vazifelerini yerine getiremeden, anlamsız birer harf topluluğundan ibaretmiş gibi bir daha hatırlanmamak üzere gidiyorlar. Belki ruhumun kirli tarafının hırslarına maruz kalıp, özlerindeki saflığı kaybediyorlar anlamsızlaşıyorlar. Belki de yeteneksiz kalemimle duygulardan arınıp paçavra halini alıyorlar. oysa sözlükteki birer satırlık basit karşılıklarından öylesine farklı anlamlar taşıyorlarki. Canlı olmasalarda, çoğu insandan ziyade gerçek bir ruhu taşıyorlarlar özlerinde. Onları biraraya getirip her kalbe hitap ettirmek ise benden ziyade güçlü kalplerin, güçlü beyinlerin işi oluyor. Paragraflar yazamasam da sayfaları dolduramasam da kalemle buluşmamı sağlayan anlık hazları ve rahatlamayı sağlayan küçük heceler oyalıyor beynimi. gözlerimde biriken yaşların tek sebebi ya da tek tesellisi kalbimdekileri yansıtan aynalar; kelimeler….

Ütopyalar ve Yollar

Titreyen ellerim, parçalanacakmış gibi çarpan kalbimle yürüdüm. Beynimde dönüp duran senaryolar yavaşlattı adımlarımı. Hem geri dönmek hem gitmekti kalbimden geçen. Yaklaştıkça zorlandım. Heyecandan bükülen dizlerime rağmen, umutlarımın verdiği şevkle attım her adımımı. Hayalini kurduğum an için yürüdüm. Sonunu bilmeksizin, iyi olanı dileyerek. Çabuk vardım. Yavaş adımlarıma rağmen oradaydım işte. Bitmişti yollar. Sona ulaşmak bir nebzede olsa yeşertti umutlarımı. Hayal ettiğim gibi olmasa da ulaşmıştım. Dönmek gerekiyordu artık. Yitmesede kendini hissettiren heyecanımla yürüdüm. Zamanda geri gider gibi her attığım adımda biraz daha rahatladım. Biraz daha huzur buldum. Yüzümdeki anlamsız tebessümle uzaklaştım oradan. Heyecan yerini farklı hislere bıraktı. Artan umutlarımın verdiği garip duygu sarmıştı her yanımı. Kendimi farklı bir semtte buldum bir anda. Yollar mesafeler anlamsızlaşmış adımlarım beni kalabalığın içine sürüklemişti. Merhemim yanlızlıktı halbuki. Neden gelmiştim buraya? Yüzümden bir türlü atamadığım o tebessümle, aklımdan hiç geçmemiş bir yerdeydim. Kalabalıkta olsa yanlızlığı hissedebiliyordum. Kalbimi duyacak kadar değildi yanlızlığım. İhtiyacım olan için harap olmuş ayaklarımı bir kez daha zorladım. Issız yollar aradım yürümek için. Hafif bir meltem esti. Saçlarımın yüzüme değmesiyle kendime geldim. Yollar tükenmişti yine. Başladığım yere dönmüştüm. Titreyen ellerim sakinleşmişti. Dizlerim bu kez heyecandan değil yorgunluktan bükülüyor, anlamsız yere biryerlere sürüklenmesinin hesabını sormak istercesine sızlıyordu. Yollar tükenmişti ama hayaller bitmiyordu. Gerçeklerle yüzleşip yok olan hayallerin yerini yenileri aldı. Yeni yollar çizildi önüme. Adımlanmayı bekleyen sonu meçhul yollar. Hazır olduğumda sırtıma yüklediğim yeni hayallerim ve umutlarımla tekrar adımlayacağım o yollar…